7 dk.
28 Ocak 2025
Celcelutiye'den Mucize Beklemek | Celcelutiye Duası Zararlı mıdır? | 2. Kısım-gorsel
Youtube Banner

Celcelutiye'den Mucize Beklemek | Celcelutiye Duası Zararlı mıdır? | 2. Kısım

Celcelutiye’den Hakkıyla İstifade Etmenin Yolları 

 

Celcelutiye, gerçekten güçlü ve derin anlamlar barındıran bir duadır. Ancak her dua gibi, bu duadan da tam anlamıyla faydalanmak için bazı şartları yerine getirmek gereklidir:

 

1-)Şuur ve Farkındalık: Ne okuduğunu bilmek ve anlamak. Duaların yalnızca kelimelerden ibaret olmadığını, onların birer anlam ve niyaz taşıdığını fark etmek.

 

2-)Hissederek Okumak: Okunan duaların anlamlarını hissetmek, ruhunu ve gönlünü duaya katmak.

 

3-)Kulluk Bilinci: Dua esnasında, kişinin kendisinin bir kul olduğunu ve dilekte bulunduğu makamın ise uluhiyet ve rububiyet makamı olduğunu derin bir şuurla idrak etmek.

 

4-)İhlas ve Samimiyet: Duaları gösterişten uzak şekilde, yalnızca Allah rızasını gözeterek ve gönülden bir samimiyetle yapmak.

 

5-)Teveccüh: Dua ederken, kalbi ve zihni tamamen Allah’a yöneltmek.

 

Bu unsurlar, Celcelutiye’nin manevi etkisinden tam anlamıyla istifade edebilmek için çok önemlidir.

 

Duaların Kişisel Özelliklerle Uyumu

 

Duanın etkisi, yalnızca okuma sırasında gösterilen samimiyete değil, aynı zamanda kişinin mizacına, duygu dünyasına ve hayat tarzına da bağlıdır.Bediüzzaman Said Nursî, bu konuda bir örnek verir:

 

“Ben Celcelutiye’yi okuduğum vakit, diğer münâcatlara (niyazlara) aykırı olarak kendim bizzat hissiyatımla münâcat ediyorum diye hissederdim. Ve başkasının lisanıyla taklit ediyormuşum gibi olmuyordu. Benim için gayet fıtrî (doğal) ve dertlerime alâkadar ve ruhani tefekkürüme hoş bir zemin oluyordu.” (1)

 

Bu sözlerden anlaşıldığı üzere, Bediüzzaman’ın mizacı, his dünyası ve bakış açısı Celcelutiye’nin ruhuyla uyumluydu. Bu uyum, onun bu duadan daha derin bir şekilde istifade etmesini sağlamıştı.

 

Kendi Mizacımıza Uygun Duaları Keşfetmek

 

Hepimiz kendi mizacımızı ve kişisel özelliklerimizi her zaman net bir şekilde fark edemeyebiliriz. Bazen hoşumuza giden her şeyi “Bu tam bana uygun!” diyerek hızlıca benimseyebiliriz. Ancak bir süre sonra, bize hitap ettiğini düşündüğümüz şeylerden sıkılabiliriz. Bu durum, özellikle manevi hayatımızda kararlılık ve süreklilik oluşturmakta zorluklara neden olabilir.

 

Biraz dikkat ve gayretle bu sorunların üstesinden gelmek mümkündür. Bu sorunları halletmek ve Celcelutiye gibi dualardan hakkıyla istifade edebilmek için neler yapabileceğimizi maddeler hâlinde ele alalım:

1) Okumak: Celcelutiye gibi dualardan istifade etmenin ilk ve en temel yolu, öncelikle o duaları okumaktır. Bu basit bir ifade gibi görünebilir ancak Celcelutiye okundukça derinleşen, okundukça anlam kazanan, anlamaya çalışıldıkça ruhu kuşatan bir duadır.

 

2) Dua Rezervi Oluşturmak: Dualardan azami fayda sağlayabilmek için kişinin bir “dua rezervine” sahip olması gerekir. Hayatında düzenli olarak farklı dualar ve zikirler bulunan, amel defterine bol bol dua sevabı yazdırmış olan insanlar, Celcelutiye gibi dualardan da daha fazla istifade eder. Hayatı dualarla süslenmiş bir insan, Celcelutiye gibi derin duaların ruhuna da daha kolay ulaşabilir.

 

3) Risale-i Nur Okumak: Risale-i Nur okumak, özellikle de Allah’ın isim ve sıfatlarının detaylı bir şekilde işlendiği bölümleri tefekkür ederek çalışmak, Celcelutiye’den istifade etmeyi artıran önemli bir adımdır. Mesela 30. Lema, 20. Mektup, Ayetü’l-Kübra, 32. Sözün 3. Mevkıfı gibi eserlerdeki derinlik, hem duaların mana dünyasını daha iyi kavramamıza yardımcı olur hem de Allah Teala’nın isim ve sıfatlarına dair şuurumuzu geliştirir. Bu tür okumalar, duada kime yöneldiğimizi ve ne istediğimizi daha iyi anlamamızı sağlar. Celcelutiye gibi duaları daha ciddiye alarak okumamıza da vesile olur.

 

Eğer bu üç meseleyi hayatımıza dahil edebilirsek, Celcelutiye’nin dualar arasındaki farklılığını ve Allah’ın izniyle çok hızlı neticeler verdiğini görebiliriz. Hatta, duada istenilen şeyin aynen kabul olduğunu bile fark etmemiz mümkündür. Ancak bu noktada gerçekçi olmak gerekir. Çoğu insanın hayatında düzenli bir dua disiplini veya “dua altyapısı” yoktur. Belki namaz sonrası tesbihatı bile zoraki yapıyoruz ya da hiç yapmıyoruz. Düzenli bir Kur’an okuma alışkanlığı veya evrad-ü ezkar düzenimiz neredeyse yok denecek kadar az. Hâl böyle olunca, Celcelutiye gibi derin sulardan inci çıkarmayı beklemek gerçekçi olmayacaktır.

 

Celcelutiye’den Mucize Beklemek

 

Her şeyin bir matematiği vardır. Gündüz dua ve zikirle bağı olmayan bir insanın, gecenin üçünde kalkıp teheccüd namazına durması veya uzun uzun dua etmesi beklenemez. Aynı şekilde, farz namazlarını düzenli kılmayan birinin nafile namazlarda istikrar sağlaması da zordur. Hayatında dua ve evrad ü ezkar adına güzelliklere yer vermeyen bir insanın, internette gördüğü bir yazı veya video üzerine Celcelutiye okumaya başlamasıyla mucizevi sonuçlar beklemesi gerçekçi bir tavır olmayacaktır.

 

Bir insan Celcelutiye’deki manaları anlayıp, sonra o manaları kendi niyeti ve kastı hâline getirip okudukça Celcelutiye onun için devasa bir kabul vesilesi haline gelebilir. Ancak unutmamalıyız ki Celcelutiye bir sihir formülü veya bir tılsım değildir. Onu sadece okuyarak, anlamadan veya üzerinde düşünmeden mucizevi sonuçlar beklemek, bir sihir cümlesi olan “abrakadabra” demek ve ondan fayda beklemek gibi olacaktır. Oysa Celcelutiye, anlam itibariyle Kur’an ve sünnet kaynağına bağlı, kıymetli bir münacaattır. Allah’la, Kur’an’la ve Peygamber Efendimiz’in (sas) yolu ile bağı zayıf olan bir insan, Celcelutiye’yi okuduğunda, derin bir irtibatın bereketini yaşamadan bu duadan gereken faydayı sağlayamayacaktır.

Celcelutiye’nin bizim için asıl önemi, onun insanın iç dünyasını Allah’a karşı hızlı ve güçlü bir şekilde yönlendirebilecek kıymetli bir dua olmasıdır. Ancak bu gücü tam anlamıyla hissedebilmek için bazı temel unsurları hayatımıza dahil etmemiz gerekiyor. Esas olan, farz ibadetleri yerine getirmek, helal ve harama dikkat etmek, bir dua birikimi oluşturmak ve evrad ü ezkârı düzenli bir şekilde hayatımıza katmaktır. Celcelutiye ve benzeri dualar, işte bu manevi zemin üzerinde en etkili şekilde tesir edecektir.

 

Fakat burada bir yanılgıya kapılmamak gerekir: Celcelutiye’den istifade etmek için mükemmel bir dindar, hiç namaz kaçırmayan ya da evliya derecesinde bir insan olmak şart değildir. Bu seviyede olmayan insanların Celcelutiye’den hiç fayda göremeyeceğini söylemek, Allah’ın sonsuz rahmetini sınırlamak olur. Çünkü Rabbimizin rahmeti ve merhameti o kadar geniştir ki, hayatında düzenli dua ve zikir alışkanlığı olmayan kişiler de samimiyetle yaptıkları dualardan nasiplenirler. Bu, Celcelutiye için de geçerlidir. Belki düzenli okuyamasak bile, arada bir Celcelutiye’yi samimiyetle okumak da ruhumuza büyük bir huzur ve manevi kazanım getirebilir. Beklentilerimizden çok daha fazlasını Rabbimizin ekstra lütuflarıyla görmemiz de ihtimal dahilindedir.

 

Burada “fayda görme” ve “istifade etme” kavramlarını daha iyi anlamamız gerekiyor. Çünkü bu, sübjektif bir mesele olup, herkesin bireysel tecrübesine göre şekillenir. Örneğin, iç gözlem yapan bir kişi, Celcelutiye’yi okuduğunda ruh halindeki değişimi fark edebilir. Okumadan önceki hâlinden daha huzurlu, daha nurani bir atmosferde olduğunu hissedebilir. Bununla birliktedua kumbarasına bir Celcelutiye atmak Allah’a bir veya birkaç adım daha yaklaşmak ve Kur’an’ın ikliminde vakit geçirmek anlamına gelir. Bunlar uhrevi kazançlarımızdır ve daima “kazanç hanesine” yazılır.

 

Diğer bir fayda ise Celcelutiye ile meşgul olmanın bizi günlük hayatımızdaki bazı olumsuz eğilimlerden uzaklaştırmasıdır. Sabırsızlık, acelecilik, lakaytlık, boş konuşma ya da doğrudan haram olabilecek davranışlara eğilim duyma gibi hislerin Celcelutiye okudukça zamanla köreldiğini görebiliriz. Celcelutiye ile geçirilen zaman, ruhsal arınmaya vesile olur ve bu da gündelik hayatımıza olumlu bir şekilde yansır. Daha bereketli, daha verimli, daha sakin bir gün geçirmek, bu dualarla meşgul olmanın doğal sonuçlarından biridir.

 


 

1-) Bediüzzaman, Şualar, 8. Şua