Ramazan Gecelerine Özel Namazlar
Soru: Ramazan ayında birinci gece, ikinci gece şeklinde devam eden namazlar var. Rekatlarında da hangi surelerin okunacağı yazıyor. Bunlar da “Resulullah dedi ki” diye paylaşılıyor. Bunlar hadis midir? Hadis ise sahih midir? Kaynağı var mıdır?
Cevap: Ramazan’ın ilk gecesi, ikinci gecesi şeklinde başlayarak otuzuncu gecesine kadar tek tek tarif edilen özel bir namaz türü yoktur. Bu konudaki rivayetlerin tamamı uydurmadır yani Efendimiz’in (sas) mübarek ağızlarından dökülmüş sözler değildir. Aynı şekilde Regaip Gecesi Namazı, Kadir Gecesi Namazı gibi özel formüllerle sunulan namazların da hadislerde hiçbir dayanağı yoktur.
Efendimiz’den (sas) sahih yollarla rivayet edilerek bilebildiğimiz beş vakit farz namaz ve onların sünnetleri ile Hanefiler için vacip olan vitir namazı, ayrıca ikişer rekât olan Cuma ve bayram namazları dışında sahih, açık ve isimleri konularak rivayet edilmiş hiçbir namaz yoktur. Elbette hacet, teheccüt, duha (kuşluk), tahiyyetül mescid namazları olarak bildiğimiz ancak Efendimiz’in (sas) “nafile” olarak belirttiği namazlar da vardır ancak bu namazların isimleri sonradan konulmuştur.
Örneğin Efendimiz (sas) “Kişi, ihtiyacı olan bir şeyi Allah’tan veya bir insandan isteyeceği zaman önce güzelce abdest alsın, sonra iki rekât namaz kılsın. Sonra Allah’ı anıp Resulullah’a salavat getirsin ve şöyle desin: “Hilm ve kerem sahibi Allah’tan başka ilah yoktur. Yüce arşın Rabbi Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih ederim. Her türlü hamd âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur. Rahmetine vesile olacak amelleri, mağfiretini kazandıracak sebepleri, her çeşit iyiliği elde etmeyi ve her türlü günahtan kurtulmayı senden niyaz ediyorum. Affetmediğin hiçbir günahımı, kaldırmadığın hiçbir sıkıntımı bırakma! Rızana uygun olan her türlü dileğimi kabul buyur!”1 buyurmuştur. Daha sonra bu namazın adı ümmet arasında “hacet namazı” olarak bilinmiş, bu isimle tanınmış ve yaygınlaşmıştır.
Yine Efendimiz (sas); “Farz namazlardan sonra en faziletli namaz gece namazıdır.”2 buyurmuş, bir başka hadiste; “Her kim geceleyin uyanır, ailesini de uyandırır ve iki rekat namaz kılarlarsa, Allah’ı çok zikreden erkekler ile kadınlardan yazılır.”3 buyurmuş, Kur’an’da “Gecenin bir kısmında uyanarak, sana mahsus bir nafile olmak üzere namaz kıl (Fe-Tehecced). (Böylece) Rabbinin, seni, övgüye değer bir makama göndereceği umulur.”4 ayetindeki “fe-tehecced” (Namaz kıl) ibaresinden hareketle geceleyin kılınan nafile namazın adı teheccüt namazı olarak yerleşmiştir.
Yine Efendimiz (sas) “Biriniz mescide girdiğinde oturmadan önce iki rekât namaz kılsın.”5 buyurmuş, daha sonra bu namazın adı tahiyyetül mescid namazı olarak bilinip yaygınlaşmıştır.
Örnekleri çoğaltmak mümkündür. Neticede Efendimiz’den (sas) gelen nafile namazlarla ilgili rivayetlerde o namazların rekatlarında herhangi bir surenin herhangi bir sayıyla okunmasına dair bir emir veya tavsiye yoktur.
Bu konuda internette veya başka mecralarda dile getirilen rivayetler Efendimiz’e (sas) isnad ediliyorsa bu önemli bir yanlıştır. Başka zatlardan rivayet ediliyorsa ve “Bu bir hadis-i şeriftir.” şeklinde değil de “rivayet edildiğine göre” veya “falan büyük zatın tavsiyesine göre” şeklinde aktarılıyorsa bunların kendi içinde makuliyet bulunabilir.
Şöyle ki: Herhangi bir alim, bir mürşit veya bir evliya “Kalbinde darlık, içinde huzursuzluk hisseden bir insan güzelce abdest alsın, dört rekât namaz kılsın, her rekâtta Fatiha’dan sonra 11 defa İnşirah suresini okusun ve namazın ardından dua etsin.” şeklinde bir tavsiyede bulunmuş olabilir. Ancak bu tavsiye o zatın kendi kişisel tavsiyesidir. Dileyen o zatın söylediklerini yapabilir dileyen yapmaz. Yapan kişi bidat işlemiş olmaz, nafile namaz ve dua sevabı kazanır ancak rivayet Efendimiz’den (sas) olmadığı için sünnet sevabı kazanmış olmaz. Yapmayan kişi de herhangi bir vebale girmez.
Ayrıca insanların çoğunun bildiği sure sayısı azdır. Bu nedenle bu gibi tavsiyelerde insanların çoğunluğunun bildiği sureler tavsiye edilir. Örneğin bir alim “İmanının zayıf olduğunu düşünen ve imani konularda şüpheleri olan bir insan 4 rekât namaz kılsın, her rekâtta 25 defa İhlas suresi okusun ve ardından dua etsin.” gibi bir tavsiyede bulunabilir. Böyle bir tavsiyenin de bu tavsiyeye uymanın da uymamanın da bir vebali olmaz. Bu tavsiyelere uyanlar bunun faydasını görebilir. Ancak bu tavsiyelere “Hadistir, Resulullah’tan rivayet edilmiştir.” denilmez ve denilmemelidir.
Efendimiz’in (sas) Ramazan gecelerini ihya adına bizlere bıraktığı en önemli sünnet teravih namazıdır. Zaten Teravih namazı da hadislerde “İhya-ü Leyâlî-i Ramazan” yani Ramazan gecelerinin ihyası olarak geçmektedir.6 Nafile namazların rekât sayılarında bir sınırlama da yoktur. Dileyen 20 rekat teravih kıldıktan sonra sabaha kadar ister iki rekat bir selam, ister dört rekat bir selam şeklinde nafile namaz kılabilir. Yorulduğunda oturarak bir yandan dinlenirken bir yandan da Kur’an, istiğfar, salavat ve duayla meşgul olabilir. Bunların hepsi mümkündür. Ancak “Bir kimse Ramazan’ın ilk gecesinde 4 rekat namaz kılıp her rekatında 15 İhlas okumalıdır.” yahut “İkinci gece 6 rekat namaz kılıp her rekatında 5 Felak-Nas okumalıdır.” gibi formül ve reçete tarzındaki tavsiyeler Efendimiz’e (sas) ait değildir.
Sonuç olarak, Ramazan’ın her gecesi için ayrı ayrı rivayet edilen, her rekatında belirli surelerin belirli sayılarla okunmasını söyleyen rivayetlerin hadislerde bir dayanağı yoktur, hepsi uydurmadır. Dolayısıyla bu rivayetlere hadis-i şerif gözüyle bakılmamalıdır. Ancak bu tavsiyelerdeki uygulamaların kendisine bidat, zararlı, hurafe de denilemez. Yeter ki bu rivayetler Hz. Peygamber'e (sas) isnat edilmesin.
1 ) Tirmizi, Vitir, 17; İbn Mace, İkametü’s-Salavat, 189
2 ) Müslim, Sıyam, 202
3 ) Ebu Davud, Vitr, 13
4 ) İsra, 79
5 ) Buhari, Salat, 60; Müslim, Müsafirin, 69
6 ) İbn Hacer, Fethul-bari, 5, 444